Öncelikle benimle aynı durumda olup bir türlü burun tıkanıklığına çözüm bulamayan ve bundan dolayı hayatları zehir olan hasta kişilere fikir vermesi için bu satırları yazmaya karar verdim. Umarım birilerine faydamız dokunmuş olur.
Biraz kendim hakkında bilgi vermek istiyorum ve alerji hikayemi anlatmak istiyorum. 43 yaşında evli ve 2 kız babasıyım. Lise yıllarında sadece bahar aylarında Antalya da çiçekler açtığında hapşurmaktan ve göz kaşıntısından dolayı çok çektiğimi hatırlıyorum ama diğer zamanlarda yani nisan mayıs ayları bittiği zaman normal yaşantıma devam edebiliyordum. 2013 yılında işim gereği Trabzon'a geldik, daha öncesinden 3 sene Siirt ilinde kalmıştım. Siirt'in havasının kuru olması dolayısıyla alerji alakalı hiç bir sorun yaşamadım.
2013-2014 yılları arasında Trabzon'da yaşamım normal devam etti. Taki 2014 yazına doğru burun akıntısı ve tıkanıklığı ile bir sabah uyanana kadar. Akşamları yatağa girdiğim andan itibaren devamlı bir sıvı şeklinde burun akıntısı ve daha sonraları öğrendiğim konkaların şişmesinden dolayı (burun içerisinde bulunan etler) burun tıkanıklığı yaşamaya başladım. Geceleri devamlı ağzım açık olduğu için kuruyor ve horluyor, devamlı uykumdan uyanıyordum. İlk defa burun spreylerinden İllliadin ile karşılaşmam bu akşamlardan birinde oldu. Evdeki ilaç kutusunu karıştırıken pediatrik bir burun spreyi gördüm kızım için doktor vermişti pediatrik olduğu için rahatlıkla kullanabileceğimi düşündüm ve o akşam burun deliklerine sıktım ve mucizevi bir şekilde iki delikte açılmıştı sonra güzel bir uyku çekmiş ama sabaha doğru yine tıkanmış ve yine İlliadin spreyi kullanmak istemiştim. Bu şekilde burnum nezaman tıkansa spreyi kullanmaya başladım. Tahminime göre 2 yada 3 ay devamlı kullandığımı tahmin ediyorum. Daha sonra acaba bu spreyin bir zararı varmı diye nette araştırınca meğer bağımlısının çok olduğunu ve onsuz yapamayanların olduğunu görünce hemen spreyi bırakmaya karar verdim meğer prospektüsünde en fazla 5 gün yazıyormuş. Nedense o zaman prospektüsünü okumak aklıma gelmemişti.
Daha sonraları Doktor'a muayene oldum. Alerjiden kaynaklı olduğunu ve alerji ile alakalı Rinoclenil spreyi ve allerset hapı yazdı. Bu ilaçları düzenli kullanmama rağmen burun tıkanıklığım gitmediği gibi. Geceleri burun akıntısının yanında tad ve koku alamamada başladı. Benki kahveyi çok seven neredeyse hergün filtre kahve içen birisi olarak o güzelim kahvenin kokusunu ve tadını alamamaya başlamıştım. Hayatım tam bir kâbusa dönemeye iyice başlamıştı.
Doktorların bazıları deniz suyu iyi gelir dediği için yaz tatili boyunca devamlı denizde olmama ve devamlı deniz suyu burnuma çekmeme rağmen burun tıkanıklığım devam ediyor tat ve koku alamamamda devam ediyordu. Ve bu tıkanıklık için nette de devamlı araştırma yapıyordum. Herkesin farklı farklı denedikleri yolları deniyordum, kimisi burnuna zeytinyağı damlat açılıyor, kimisi sirkeli su çek açılıyor diyordu hepsini denememe rağmen gittikçe kötüye giden burnum tamamen tıkanmıştı. Konkalar o kadar şişmiştiki ne burnumdan hava çıkıyor nede hava giriyordu. Üstelik burun spreylerinden Ortrivine İlliadin Rinoclenil vs. hiçbiri artık bir işe yaramıyordu. Burnumda sabah uyandığım zaman biriken mukozaları dışarı atamıyor ve boğulacak gibi oluyordum. Bu mukozalar genzimden ancak atabiliyordum. Kesinlikle tam bir kabus hayatı yaşıyordum. Allah düşmanımın başına vermesin gerçekten çeken bilir. Geceleri ağzım kuruyor uyandığımda konuşamıyordum ağız kuruluğundan dolayı horlamalar ve bu horultulardan rahatsız olan eşimden dolayı yatağımızı bile ayırmak zorunda kalmamızda işin cabasıydı.
Bu şekilde 2,5 sene geçmişti. Nette birisinin Desmont diye bir hapın iyi geldiğini belirtmişti. O hapıda kullanmaya başladım bir hafta felan kullandım o dönem biraz ilk defa burnum açılmaya başladı ama ben o haptan dolayı açıldığını hiç tahmin etmediğim için kullanmayı bırakmıştım taki tekrar KBB doktoruna muayene olduğumda burnumdaki konkaları görünce bayan doktor direk burnuna operasyon gerekiyor ve etlerin ameliyatla alınması gereklidir dedi bende şuan ameliyat düşünmüyor demem üzerine reçete yazdı. Reçede yazan ilaçlar Desmont hap ve Rinoclenil sprey. di.
O zaman kafamda şimşekler çaktı ve Daha önce de biraz burnum açılmadan önce Desmont hapı kullanmış olduğum aklıma geldi. Hapı düzenli olarak hergün kullanmaya ve Rinoclenil spreyi( kullanmadan önce çalkalamak önemli) kullanmaya başladım. Yaklaşık 10 gün sonra benim iki burun deliğim yavaş yavaş açılmaya başladı. Yaşadığımı anlamaya başlamıştım. Ohhh be dünya varmış dediim zamanları yaşamaya başlamıştım. Tad ve koku alamıyordum ama burun akıntım kesilmiş ve iki burun deliğimde tamamen açılmıştı. Tad ve koku almamaya razıydım yeterki burnum açık olsun ve burnumdan solumak bana yeterliydi. Bir yandan da bu alerjinin sebebini öğrenmek ve neye alerjim varsa ondan uzak kalmak istiyordum.
Alerjik deri testi yaptırmaya karar verdim. KATÜ Alerji polikinliğinde testi yaptırdım ve ev akarları ve tozuna karşı aşırı derece de alerijim olduğunu öğrendim bunun yanında birçok bitkiyede alerjim vardı. Gerçekten de akşam başımı yastığa koyduğum zaman yatakta ve yastıkta bulunan akarlardan dolayı burun akıntım ve tıkanıklığım hemen başlıyordu. Hemen yatağımızı anti alerjik yatak ile değiştirdik. Yastık yorgan vs. hepsi anti alerjikti. Yatak odasında halı kilim vs. ne varsa çıkardık. Tüm tedbirleri almıştım.
1,5 seneye yakın Desmont hap ve Rinoclenil burun spreyini kullandım. Sonunda bu sprey ve hapta çare olmaktan çıkmış artık vücudum bu haplara karşı bağışıklık sağlamıştı. Çıldırmaya ve kafayı yemeye ramak kalmıştı. En sonunda bu işin sonu ameliyat ise yapacak birşey yok deyip iyi bir doktor aramaya koyuldum. Konkaları aldıracaktım ( halk arasındaki tabirle burun etlerini aldıracaktım). Bu sırada lazer ile veya radyofrekans yöntemi ile burun konkalarını küçültme operesyonlarını izlemiş en azından bu yöntem ile konkaları küçültmeyi planlıyordum. Tekrar KBB doktoruna muaynene olduğumda yine ameliyat dedi. Ben radyofrekans ile konkaların küçültülüp küçültülmeyeceğini sorduğum zaman senin burnun için o bir işe yaramaz dedi. Senin ameliyat ile burun etlerinin alınması lazım dedi ancak tekrar burun etlerin büyüyebiliyor dedi yani garantisi yoktu.
Bu macera 2014 yazında başlamıştı ve şuan 2019 mart ayındayız. Son 2-3 ayı saymazsak eğer 5 senelik bir burun tıkanıklığı ile birlikte tad ve koku alamama maceram Allah'a şükür son bulmuş durumda.
Yapı itibariyle dindar birisi değilimdir. Dini konularla ilgili şeylere hep mesafeli yaklaşırım. Ama bir arkadaşım bana açlık oruçları diye birşeyden bahsetmişti. Aidin Salih isimli bir bayanın kitabı var "Gerçek Şifanın İzinde" diye. Tabi ben çaresizlikten Facebookta alerjik rinit rahatsızlığı olanların kurmuş olduğu bir grup var oraya üye oldum. Orada bir bayan bana karaciger temizliği yapmalısınız o zaman burnunuz açılır ve iyileşirsiz dedi. Ben şu şekilde soru sormuştum. "Burun eti ameliyatı olun var mı " diye . Bu bayan arkadaş burun eti ameliyatı olmasına rağmen burun delikleri açılmamış o da daha sonra Aidin Salih in kitabında yazan şekli ile diyet ve oruçlar ayrıca hacamatta yaptırmış ve iyileşmiş. Daha sonra internetten pdf olarak bu kitabı temin ettim ve alerji kısmına ilişkin tavsiyeleri uygulamaya başladım.
Düzenli olarak yaptığım uygulamalar ; yatmadan önce burun temizleme aparatı ile ( eczanelerde satılıyor burnunuzun birinden su girip öbür burnunuzdan çıkıyor , kavanoz şeklinde bir platik şişe ortasında bir delik var ) deniz suyu ile burnumu temizliyorum. İlk zamanlar iki burnumda tıkalı olduğu için deniz suyu bir taraftan girip öbür taraftan çıkmıyordu ama yinede suyun girdiği yere kadar temizlemeye devam ettim. Yine yatmadan önce 1 veya 3 diş sarımsak ortdan ikiye bölüp suyla yutmaya başladım. Sabahları aç karnına bir greyfurt suyu içtim. 1 saat sonra bir limonu sıktım onun suyu oranında da sıkma zeytinyağı ile karıştırıp içtim. Hergün sabah bunu yapıp. Yeşillik ağırlıklı beslenmeye başladım. Evde katı meyve sıkacağı yoktu bir tane aldım. Bol bol meyve suyu içtim. Daha çok havuç ve elma karışımı.
İlk başta burnumdaki konkaların şişleri yavaş yavaş inmeye başladı. Bir burnumdaki şiş inince dünyalar benim olmuştu. Daha sonra ara ara bir burnumdan hava girip çıkmaya başladı daha sonra tabiki yine dünyalar benim. Ara ara koku almaya başladığım zaman koku almam gidene kadar devamlı kokluyordum. Zaman geçtikçe yaklaşık 1 ay felan sonra burnumun diğerinin de şişi indi , zamanla oda açıldı. Koku almaya başladım ve beraberinde tad almaya da başladım . Dünyalar benim olmuştu. Ne demek istediğimi en çok iki burnu tıkalı olup ağzından soluyanlar iyi bilirler. Tabi bununla beraber bende yemeğe karşı ve yıllardır tad alamadığım şeylere karşı iştahla bir yeme başladı.
Bu arada unuttuğum bir konuda Aidin Salihin tavsiyelerini uygularken bir defa 3 günlük açlık orucuda yaptım. Bir defada hacamat yaptırdım hayatımda ilk kez. Daha henüz tam olarak karaciger temizliği yapmadım ama ilk fırsatta karaciger temizliğide yapacağım kitapta yazılan şekliyle tabiki.
ama bu halime bile okadar şükrediyorum ki .
3 ayı aşkın bir süredir burnum açık hava alabiliyorum tad ve koku alabiliyorum. Ama alerjim tamamen geçmiş değil onun içinde karaciğer temizliği yapacağım, sağlıklı beslenme, yemekleri karıştırmama ve acıkmadan yememek, yeşillik ağırlıklı yemek, yemek yerken su içmemek. Gibi birçok sağlıklı yaşam koşullarınada uymak gerekiyor.
Burun eti ameliyatının kıyısından dönmüş ve iyileşmiş birisi olarak bu tecrübelerimi paylaşmak istedim. Özetle benim diyeceğim rastgele yemek yememek lazım. Yediklerimize dikkat etmemiz, karıştırmadan yemek yememiz gerekiyor. Veya Aidin Salih'in kitabındaki tavsiyeleri uygulamanız bir çok sağlık sorununuzuda çözeceğini düşünüyorum, canlı bir örnek olarak:)
